BANA Bİ GELDİ

Yer yüzünde var oluş sebebimiz, önce Rabbe kulluktan , sonra insanlığa hizmet etmekten geçer.

Rab ile kulluğumuzu koyalım bir kenara, kimseyi yargılayacak değiliz esasında, lakin insanlığa hizmet etmek gayesi üretmekten başlar, üretmeyen insanoğlu tüketmeye mahkum olurken doymak bilmeyen bir nefis ile haşır neşir olur. 

Üç bin liralık bir cep telefonu ile 10 bin liralık bir ürün aynı işi görür, her ikisinde de alo diyebiliriz, ama 10bin TL lik ürün ile kendimizi müsriflikten başka hangi konumda değerlendirebiliriz.

TV reklamlarında ardı ardına boy gösteren, içimizi dışımızı, işimizi gücümüzü, varımızı yoğumuzu, zamanımızı maddiyatımızı çalan alış veriş siteleri ve gına getiren illallah dedirten reklamları.

Önce GİTTİ GİDİYOR diye verdiler ayarı, ardına koşun koşun HEPSİ BURADA  dediler, sonra bir baktık ki, kendimizi kaybedip TREND olmayan bir YOL da bulmuşuz, sonra BANA Bİ geldi, derken ne var ne yok GETİR dedik bazen var var dediler ÇİÇEK Sepetinde sundular bize her şeyi ve nihayetinde takatimiz kalmamış, ay sonu kredi kartı ekstresini görünce, Azer Bülbül’ün türküsünde bulmuşuz kendimizi, “ Aman dokunmayın çok fenayım bugün, ben ben de değilem, valla gardaş ben bende degilem bugün”

Evet maalesef durum içler acısı, üretemeyen ruhun, tüketmeye meyilli olan nefsine yenik düşünce, doymak bilmeyen bir ademoğlu var artık yer yüzünde.

 Nefsin en büyük arzusu tüketmek  ile doymak bilmez iken, oysa ruhun üreterek tüketmenin önüne set çektiği gibi, yer yüzünde var oluş sebebinin ikinci nedeni, kul olmanın bilinci, insanlık için üretebilmek.

Sözün özünde, özün sözünde, yolu RABBE şükürden geçenler diyarında kalabilmeyi, aldığımız nefesi bile vermeye mecbur iken, dünyalığa doymak bilmek nefsimizi dizginleyebilmeyi, RABBİM cümlemize nasip eyliye.

SONSUZ KUDRET :  adam olmayan nefsimizi EL KAHHAR ismi ile terbiye etmeden  şefkat tokatları ile tez zamanda hizaya getire.

YORUM EKLE

banner200

banner196

banner205