MEDENİYET’ in kelime anlamı; Fertlerinin (bireylerin) mensubu bulunduğu toplumun Adab-ı Muaşerat-ı (genel -geçer kuralları) prensipleri içerisinde birlikte yaşama biçimidir.
Medeniyetler; Anayasalar, Kanunlar, Yönetmelikler, Genelgeler ve dahi bir takım prensiplerle yönetilir.
Bazen Olağan üstü durumlarda Kanun Hükmünde Kararnameler de söz konusu olabilir.
Bu kurallar her zaman orta ve alt tabakanın uyacağı ve itaat edeceği enstrümanlardır.
Ancak olağan üstü durumlarda bu enstrümanlar haliyle değişebilir.
Aynı arabesk müzik grubundaki enstrümanlar gibi. Her zaman Kanun çalınmaz, yerine göre kemençe, org, gitar , davul ve zurna gibi uzaktan kulağa hoş gelen bilinen mızıka-i hümayun aletleri de devreye girer haliyle…
Medeniyet kelimesinin anlamlarından birisi de şehirleşmedir. Büyük şehirleşme, büyük medeniyetleşme anlamına gelir . Ülkemizde otuza yakın büyük şehir bulunmaktadır.
Büyük şehirlerin en büyüğü KAVURMACI’ gillerden Ömer Faruk’un kayın pederi Kadir baba’nın şehridir. Kadir baba 15 Temmuzda önemli görevler için Borazancı başı FETO’ un mıntıkasında idi, neyse ki ortalık durulunca geldi.
Yoksa Türkiyemizin en büyük şehri BabaSız, öksüz kalacaktı (!)
Gelelim sadede ; Vakıa bu ya , hizmet-himmet aşığı Ömer Faruk eniştesi her nasıl olmuşsa gözaltına alınmış (yanlışlıkla), iyi mi olmuş tabi ki olmamış,
bir kara BABA için kabul edilemez durumdur her halde…
Gelelim çaresine; her işin bir yolu, ceketin kolu vardır. Çaresi diğer enstrümanları devreye sokmaktır. Yani KANUN uymuyorsa ZURNA devreye girer.
Öyle de olmuş, KAVURMACI Eniştenin bıyığına ağrı girmiş ve BU ONULMAZ DERT ÜZERİNE derhal tahliyesine karar verilmiş.
Sonra da AĞA BABA demiş ki “ben yargı kararına laf söylemem”. Sen deli misin ? yargıcın böyle bir YAVRUM KARARINA laf söylenir mi!
Gelelim sonuca; İçerde daha nice baba kuzusu KAVURMACILAR, HAŞLAMACILAR, PASTIRMACILAR, SUCUKÇULAR,CİĞERCİLER ….var.
Bunların bıyıklarına da muhtemelen ağrılar girmiştir ! Derhal üzerine laf söylenemeyecek yargıç kararlarına ihtiyaç var !
KANUN uymuyorsa, derhal KEMENÇE devreye SOKULA….
Sahi unuttuk, GEÇ(iril)MİŞ OLSUN eNiŞtE…!